...bütün ihtimalleri altüst ederek birden sabahıma doğuşun yok mu hani ...yine ...yeniden ...yaşamadığımın anısını canladırarak gözlerimde.
...ve bana yaşattığın kaçıncı film şeridi tekrarı bu bilmiyorum hayatımın geçtiği gözlerimden... Başrolde sen!

19 Şub 2012

yolculukta mahsurluk esnası

kafam durmuş gibi hiçbir şeyi doğru düşünüp doğru telaffuz edemiyorum.. başka bir deyişle her şeyin hissizliğindeyim. her şeyin derken her şeyin değil.. başımın belli-belirsiz bir yerlerindeki ağrı hissinden sonra farkettim bunu.. bu iyi mi dersiniz? hiç de değil.. tek kelime etsem saçmalamaktan öteye gitmez bu halde.. uyumaya çalışsam o da yok.. herkesten uzak kimsesiz bi sessizlikte kendimi dinlemek istiyorum sadece.. şu an bunun imkansızılığının farkındayım tabi.. araçla mahsur kalınmışken kimse isteklerinin gerçekleşebilmesini güçlü bir özgüvenle bekleyemez. evet yolculuk esnasında Samsun terminalinde mahsur kaldık. mahsur kaldık denmez belki sadece ilerleyemiyoruz.. hiçbir yere hareket edemez durumda olsak tam anlamıyla mahsur kalmışlık olurdu.. bu durumun iyi tarafı bu olsa derek. biraz poliyanna bakışlar savurmanın kimseye zararı olmaz.. ve bir de Samsun Otagarında kalıp bir şeyler karalayabileceğim hiç aklıma gelmezdi.. yok yok gerçekten hiç aklıma gelmezdi. bu, bir çok durumunu düşünüp oluş anında hiç aklıma gelmezdi diyeceğim kurgularımdan biri değil kesinlikle. bu kurgular hep eğlenceli gelirdi bana ama böylesi de iyi.. bu mahsurluk durumunu böyle geçiştirmekten oldukça memnun gibiyim.. öyle bir yüz ifadem var, hani tahminimce..
yolculuğun başından beri en iyi ânım bu olsa gerek.. buraya kadar bir kasvet havasında geldiğim söylenebilir. şu bahsettiğim baş ağrımla birlikte..
olmadık zamanlarda olmadık adamlar rasgelirmişya hani, aynen öyle oldu.. yanıma gelen adam daha bismillah demeden soru yağmuruna tutu resmen.. ve ilk dakika eczacı olduğunu öğrendim. molada tam inmek üzereyken sormaya devam etmesi üzerine bocalamamla otobüs koridorunda bir trafik oluştu. neyse ki çok uzun süreli olmadı. adama cevap mı yetiştirim arkamdakilere yol mu vereyim di mi ama? zaten moron gibiyim kafam allak bullak..
bir de film yarım kaldı.  devam edebildiğimizde umarım film de kaldığı yerden devam eder.. Yeni Zelanda' dan Amerika' ya motoruyla hız rekoru kırmaya gitmiş yaşlı bir adam vardı.. adı Robert' di sanırım.. filmin adı ve çekim yılnı bilemiyorum.. göstermediler :) devam etmezse bu filmi bulmam hiç kolay olmaz sanırım.. filmde adam kesin rekor kırcaktır da ben asıl nasıl öleceğini merak ediyorum.. gerçi bir an önce harekete geçsek filmi pek dert etmeyeceğim bir kesinliktir de yapacak daha iyi bir şey olmadığı için bahsetmek istedim..
bunları yazarken göz ucuyla yanıma oturacak eczacıyı kollamamın kendimce komik bir durumunun kimse farkında değil neyse ki.. ve burdakilere geince burdakilerden çok farklı bir yerlerdeyim.. aynı yöne doğru giderken de öyleydi gerçi..
harekete geçememenin yanında bir diğer korkumda şu cihazın gücünün tükenmesi doğrusu.. ve baş ağrımın çileden çıkaracak hal alması.. ezginin günlüğü eşlik ederken iyi gibiyim.. bunun gibisinde bile olmak iyi şuan..
burda daha ne kadar kalırız bilmiyorum.. şu araç internet teknolojisine sahip olsa durum biraz daha iyi olabilirdi... 
17.02.12/20.56

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder